SAĞLIK

Bilim Adamları Lupus için Potansiyel Yeni Tedaviyi Ortaya Çıkardı

Araştırmacılar, T hücrelerinde demir birikimini bir antikorla bloke etmenin, enflamatuar hücre aktivitesini inhibe ettiğini buldular.

Sistemik lupus eritematozus (SLE), vücudun bağışıklık sisteminin kendi sağlıklı dokularına saldırmasıyla karakterize kronik bir otoimmün durumdur. SLE’li bir kişi, eklem ve kas ağrısı, iltihaplanma ve ateş dahil olmak üzere çok çeşitli semptomlar yaşayabilir. Durum ayrıca organ hasarına da neden olabilir.

SLE’yi tedavi etmek zor olabilir. Çoğu zaman, hastalığın teşhis edilmesi zaman alabilir ve tedavi seçenekleri sınırlıdır. Sağlık hizmeti sağlayıcıları, semptomları kontrol etmek ve organ hasarını önlemek için genellikle hidroksiklorokin (Plaquenil), kortikosteroidler veya immünosüpresif ajanlar gibi ilaçlar reçete eder.

Şimdi, Vanderbilt Üniversitesi Tıp Merkezi’ndeki bilim adamlarının yaptığı yeni bir araştırma, SLE’yi tedavi etmek için yeni bir yaklaşım keşfetmiş olabilir.

Science Immunology’de yayınlanan araştırma için bilim adamları, bağışıklık sisteminin bir parçası olan bir tür beyaz kan hücresi olan T hücrelerine odaklandı.

Araştırmacılar, demirin T hücre disfonksiyonunda ortak bir oyuncu gibi göründüğünü ve lupuslu kişilerde T hücrelerinin yüksek miktarda demir içerdiğini gösteren önceki araştırmalara dayanarak, bunu daha fazla açıklığa kavuşturmaya çalıştı.

Ekip, T hücrelerinde demir işleme genlerini değerlendirdi ve hücrelere demir alan bir transferrin reseptörü (CD71) keşfetti. Ayrıca, bu reseptörün, lupuslu kişilerin T hücrelerinde ve genetik olarak SLE eğilimli olacak şekilde değiştirilmiş farelerde daha yüksek oranda ifade edildiğini bulmuşlardır. Bu artan ifade, T hücrelerinin çok fazla demir almasına neden oldu.

Bilim adamları CD71’i bir antikorla bloke ettiklerinde, T hücresi demir seviyeleri düşerek enflamatuar T hücresi aktivitesini azalttı ve T hücrelerinin düzenleyici etkilerini artırdı.

Ek olarak, SLE eğilimli farelerin antikorla tedavi edilmesi karaciğer ve böbrek patolojisini azalttı. Aynı zamanda bir anti-inflamatuar faktör olan IL-10 üretimini de arttırdı.

Lupuslu insanlardan alınan T hücrelerinde, reseptörün laboratuvar deneylerinde bloke edilmesi de IL-10 üretimini arttırdı.

PhD, ortak yazar Kelsey Voss, bir haber bülteninde “Farklı T hücrelerinde transferrin reseptörünün farklı etkilerini bulmak gerçekten şaşırtıcı ve heyecan vericiydi” dedi .

“T hücresi işlevini etkileyerek bir otoimmün hastalığı hedeflemeye çalışıyorsanız, enflamatuar T hücrelerini inhibe etmek, ancak düzenleyici T hücrelerine zarar vermek istemezsiniz. Transferrin reseptörünü hedeflemenin yaptığı da tam olarak buydu,” diye ekledi Voss.

İlgili Makaleler

Bir Yorum

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu